Cumhurbaşkanı Tatar, Antalya Diplomasi Forumu’na katılarak uluslararası topluma çağrı yaptı:“Kıbrıs Türk halkının sesini duyun! Bu adaletsizliği ve insanlık dışı izolasyonu sona erdirin!”
Eklenme Tarihi: 11 Nisan 2025

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 4. Antalya Diplomasi Forumu’na konuşmacı olarak katıldı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Antalya’da Nest Konferans Merkezinde ve Yusuf Erim’in moderatörlüğünde gerçekleşen forumun Patara Salonu’nda yaptığı konuşmasında, geçtiğimiz ay Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri himayesinde Cenevre’de düzenlenen gayriresmî Kıbrıs toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Tatar, adada iş birliği kültürünü yaratmak üzere yeni adımlar atabilmek için Rum lider ile görüşmelerde bulunduğunu belirterek, “Kıbrıs Adası’nın geleceği için karşılıklı yarar sağlayacak konularda diyaloga ve iş birliğine her zaman açığım” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar Cenevre’deki toplantıda, 4 yeni sınır kapısının açılması, mayın temizleme çalışmaları, gençlik komitesinin kurulması, madem alanlarını da içeren çevre ve iklim değişikliği konuları, ara bölgede güneş enerjisi ve mezarlıkların restorasyonu gibi konulardaki girişimlerde ise uzlaşma sağlandığını belirterek, BM Genel Sekreteri’nin özel temsilcisinin atanmasına da onay verdiğini dile getirdi.

“KIBRIS TÜRK HALKININ ÖZDEN GELEN HAKKI OLAN EGEMEN EŞİTLİĞİ TEYİT EDİLMELİDİR”

Cumhurbaşkanı Tatar, adil ve kalıcı bir çözümün Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün tanınması temelinde mümkün olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Tatar, “Kıbrıs Türk halkı, kendi kurduğu devleti KKTC’de barış içinde yaşamak, gelişmek ve dünyayla bağ kurmak istiyor” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının temel haklardan mahrum bırakıldığını, doğrudan uçuş, ticaret ve temaslar gibi en basit insani haklara dahi erişemediğini vurguladı.

BM Genel Kurulu’nun her yıl düzenlenen oturumlarında yaptığı konuşmalarda uluslararası topluma defaten Kıbrıs Türk halkına uygulanan izolasyonların kaldırılması ve dünya ülkelerinin KKTC ile ekonomik, siyasi ve diplomatik ilişkiler kurması yönünde çağrı yapan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu büyük adaletsizliğe karşı sesimizi duymaları ve insan haklarımızın ihlali anlamına gelen bu konuda somut adımlar atılmasına yardımcı olmaları için uluslararası topluma yeni bir çağrıda bulunmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle Antalya Diploması Forumu’nda bulunuyorum. Bu bağlamda Sayın Erdoğan’a teşekkürlerimi sunmak istiyorum.”

Uluslararası toplumun Kıbrıs Rum yönetimini 1960 ortaklık devletinin yasal devamı olarak tanımasının, çözümsüzlüğün esas nedeni olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, bunun tarihi ve hukuki temelden yoksun olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının yıllardır maruz bırakıldığı siyasi ve ekonomik izolasyonun 1963 yılında başladığına işaret ederek, Rumların adayı Yunanistan’a bağlama hedefi (ENOSİS) doğrultusunda yüzlerce Türk köyüne saldırılar düzenlediğini, Kıbrıs Türk halkının zorla kamplara ve gettolara itildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, bu süreçte BM Güvenlik Konseyi’nin 1964 yılında aldığı 186 sayılı kararla, Kıbrıs Rum yönetiminin ada hükümeti olarak tanınmasının Kıbrıs Türk halkının izolasyonunu daha da derinleştirdiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının 1963’te ortak devlet yapısından silah zoruyla dışlandığını, 1960’ta kurulan ortaklığın Rum tarafı tarafından tek yanlı olarak gasp edildiğini ve ardından gelen saldırılar ve ambargolarla Kıbrıs Türk halkının izole edildiğini söyledi ve 1974’te ise Türkiye’nin müdahalesinin halkını soykırımdan kurtardığını kaydetti.

2004’teki Annan Planı referandumunda Kıbrıs Türk tarafının %65 oranında “evet”, Rum tarafının ise %76 “hayır” oyu verdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, buna rağmen Rumların Avrupa Birliği’ne tüm ada adına kabul edilmesinin büyük bir adaletsizlik olduğunu belirtti. Bu süreçte verilen doğrudan ticaret ve uçuş sözlerinin tutulmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkına uygulanan ambargo ve izolasyonların halen devam ettiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının tüm iyi niyetine rağmen, federal bir çözüm için nihai girişimin ise Temmuz 2017 yılında Crans Montana’da çöktüğünü anımsattı.

“GERÇEKÇİ YOL AB ÇATISI ALTINDA İKİ DEVLETTİR”

Cumhurbaşkanı Tatar, federasyon temelindeki çözüm önerilerinin yıllardır sonuç vermediğini ve artık tükenmiş bir model olduğunu belirterek, Avrupa Birliği çatısı altında iki ayrı egemen eşit devlet temelinde çözümün tek gerçekçi yol olduğunun altını çizdi. Cumhurbaşkanı Tatar, “Gerçekçi ve sürdürülebilir çözüm ancak, Ada’daki iki ayrı halkın, iki ayrı devlet temelinde iyi komşuluk ilişkileri içinde iş birliği ile mümkündür” dedi.

Kıbrıs Türk halkının izole edilmesinin siyasi değil, insan haklarına dair bir mesele olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı, bu izolasyonun derhal sona ermesi için uluslararası topluma çağrıda bulundu. Cumhurbaşkanı Tatar, “Halkımızın kendi bayrağı altında spor müsabakalarına katılabilmesi, doğrudan uçuşların yapılabilmesi en temel hakkıdır” dedi.

Kıbrıs Rum tarafının adanın yönetimi ve kaynaklarını Kıbrıs Türk halkı ile eşit bir şekilde paylaşma konusunda hiçbir arzusunun olmadığını defalarda gözlemlediklerini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının kendi hatası olmaksızın izolasyonlara maruz bırakılmaya devam ettiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, bu forumun günümüzden geleceğe bir köprü oluşturması, farklı uluslar ve halklar arasında sürdürülebilir bir ortam yaratılmasına yönelik çabaların güçlenmesine yardımcı olması temennisinde bulundu.

“42 yıl önce ilan edildiğinden bu güne Kıbrıs Türk halkının vatanı olan KKTC’nin uluslararası toplumda hak ettiği yere ulaşabilmesi için mücadele etmeye devam ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Haziran 2004’ten beri İslam İşbirliği Teşkilatında gözlemci üye olduğumuzu ve Kasım 2022’den bu yana ise anayasal ismiyle KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci üye olarak kabul edildiğini dile getirdi.

Türkiye Cumhuriyeti’nden adaya getirilen “Asrın Projesi” olarak nitelendirilen su temin projesine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, suyun Rum tarafı ile paylaşılması ve su konusunda iş birliğine hazır olduklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, “Uluslararası toplum dünyanın diğer bölgelerinde iki devletli çözümlere destek verirken Kıbrıs Adası’nda gerçekte iki demokrasi ve iki devlet olduğunu neden göremiyor? Bu gerçekleri görmezden gelmek çözüm bulunmasına yardımcı olmayacaktır. Uluslararası topluma çağrım şudur: Kıbrıs Türk halkının sesini duyun! Bu adaletsizliği ve insanlık dışı izolasyonu sona erdirin! Haklarımızı geri verin!” şeklinde konuştu.