Küresel piyasalar, para politikalarına ilişkin belirsizlikler ve ekonomiye yönelik endişelerle yön arayışını sürdürüyor.
ABD’de enflasyonun düşüş eğilimine girmesi piyasaları sınırlı da olsa rahatlatırken, iş gücü piyasalarındaki güçlü seyir fiyatlamaları zorlaştırmaya devam ediyor.
Dün ABD’de gerçekleştirilen 30 yıllık tahvil satışında beklenen ilginin olmaması tahvil piyasalarında satış baskısını artırırken, söz konusu seyir pay piyasalarına da sıçradı.
Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, dünkü açıklamalarında Fed’in enflasyonla mücadele yolunda ilerlemesi gerektiğini belirtti. Barkin, enflasyonun zirve yaptığını ancak yüksek kalmaya devam ettiğini, enflasyon kontrol altına alınana kadar “gidecek çok yolları” olduğunu aktardı.
Öte yandan, ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 4 Şubat ile biten haftada 196 bine yükselerek beklentilerin üzerinde artış kaydetti.
Analistler, ABD’de işsizlik maaşı başvurularının 6 hafta sonra ilk kez artış kaydettiğini ancak sıkı iş gücü piyasası koşullarıyla uyumlu bir seviyede kalmaya devam ettiğini belirtti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda 25 baz puanlık faiz artışlarına martta kesin gözüyle bakılırken, mayısta yüzde 71 seviyesine çıktı. Bununla birlikte, haziranda 25 baz puanlık faiz artış ihtimalinin yüzde 35’lere yükselmesi ise piyasalarda risk algısının daha da güçlenmesine neden oldu.
Analistler, Fed’in nihai faiz oranını nerede belirleyeceğine ilişkin belirsizliklerin görece riskli varlıkların yön bulmasını zorlaştırdığını kaydederek, Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri ve verilerden gelecek sinyallerin yatırımcılar tarafından yakından takip edildiğini söyledi.
Bu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,88, Nasdaq endeksi yüzde 1,02 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,73 değer kaybetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne de düşüşle başladı.
Avrupa tarafında dün merkez bankası yetkililerinin açıklamaları pay piyasalarını desteklerken, İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey İngiltere’de enflasyonun düşüşünün hızlanacağını söyledi.
Bailey, iş gücü piyasasının zayıflama işaretleri gösterdiğini aktararak, bu durumun politika alanı alanı konusunda ilerleyen dönemde ellerini rahatlatacağını ifade etti.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyesi Joachim Nagel ise bankanının yüzde 2 hedefine ulaşana kadar şahin politikalarını kararlılıkla sürdürmesi gerektiğini kaydetti.
Bailey’in açıklamalarıyla İngiltere’de FTSE 100 endeksi gün içinde 7.949 puanla tarihi zirvesini görürken, kapanış rekorunu da 7.911 puana taşıdı. Almanya, Fransa ve İtalya’da da endeksler yaklaşık son bir yılın zirvesinde yer alıyor.
Dün, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,33, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,72 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 1,26 ve Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,96 yükseldi. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne yüzde 1’e yakın düşüşle başladı.
Asya borsalarında bugün karışık bir seyir izlenirken, bölgede açıklanan veriler de söz konusu seyirde etkili oluyor.
Buna göre Japonya’da Üretici Fiyat Endeksi’nin (ÜFE) ocakta yıllık artışı yüzde 9,5’e yavaşlarken, analistler, bu durumun Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) ultra güvercin politikaları için bankaya alan açabileceğini söyledi.
Çin’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ocakta aylık yüzde 0,8 yıllık ise yüzde 2,1 artışlar beklentiler seviyesinde gerçekleşti.
Analistler, Çin’de ekonominin yeniden açılmasıyla birlikte ekonomik aktivitenin hızlandığını belirterek, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch ve önemli bankalardan Barclays gibi kurumların Çin’in ekonomik büyümesine yönelik tahminlerini yukarı yönlü revize ettiklerini kaydetti.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,3 yükselirken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,7 ve Güney Kore’de Kospi endeksi 0,7 geriledi
Yurt içinde, dün, yatay seyirle 18,8297’den kapanan dolar/TL, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,8350’den işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde sanayi üretimi ve işsizlik oranı, yurt dışında ise İngiltere’de büyüme ve ABD’de Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini söyledi.