Meclis Genel Kurulu devam ediyor
Eklenme Tarihi: 28 Mart 2023

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, CTP Milletvekili Erkut Şahali’nin konuşmasına cevap verdi.

Arıklı, Taş Yapının avukatı olmadığını ve kendilerinin hükümet olduğu dönmede hesabını sorabileceklerini söyledi.

Bürokratların yer değiştirme meselesinin kendi kararı olduğunu dile getiren Arıklı, bu konu ile ilgili yapılan iddiaların ispat edilmesi gerektiğini kaydetti. Ercan Havaalanındaki ek işlerin büyük bir bölümünün kendileri ile ilgili olmadığını dile getiren Arıklı, yapılan ek işlerin karşılığının talep edildiğini belirtti ve öngörülmeyen işlerin çıktığını söyledi.
Vergi affı gibi “absürt” konuların gündeme getirilmesinin doğru olmadığını ve vergi affının yasa istediğini dile getiren Arıklı, bu konunun neden böyle yansıtıldığını anlamadığını kaydetti.

Limanlar konusunda açtıkları ihaleyi iptal etmek zorunda kaldıktan sonra kendisinin CTP başkanı ve vekillerle istişare ettiklerini dile getiren Arıklı, Limanlar Dairesi’nin yasasında bazı yetkiler olmadığını kaydetti ve Mağusa ve Girne limanında, yap işlet devret modeli ile özelleştirme yapılmasına çalıştıklarını belirtti.
2018 yılında bu şirketin faaliyetlerini CTP hükümetinin iki yıl uzattığını dile getiren Arıklı, “keşke o zaman uzatmasaydınız ve biz de bu dertten kurtulsaydık. Burada ciddi problem var. Sizden yardım istedim. Bu konularda son derece açığım. Bu konuda alternatifiniz varsa dinlemeye de hazırım. Asla gocunmam.” ifadelerini kullandı.
2012 ve 2016 yılında büyütülmesi ile ilgili iki proje olduğunu söyleyen Arıklı, 2016 yılından sonra ek işler yapıldığını ve bu ek işler için talep yapıldığını anlattı.
Bürokratların yer değişimi ile ilgili de Arıklı, bürokratının yer değişimi yönündeki kendi istekleri üzerine, kendisinin de bürokratların daha verimli çalışması için bu değişikliği yaptığını kaydetti.

-Şahali
CTP Milletvekili Erkut Şahali de tekrar söz alarak, limanların bir bürokratın ihale makamı haline getirildiği görüşünü ortaya koydu.

Arıklı’nın da içinde olduğu hükümet döneminde dört ayda Kıb-Tek’te 150 milyonluk kamu kaynağının “iç edildiğini” iddia eden Şahali, “senin üyesi olduğun bu kabine nasıl iç etti bu parayı” sorusunu sordu.

Arıklı da yerinden konuşarak, Kıb-Tek’in kablo ile elektrik getirilmesine kendilerinin engel olduğunu söyledi.
Şahali, enterkonnekte kablo ile ilgili bir projeye karşı olmadığını dile getirerek, kablonun sadece Türkiye’deki bir santralden satılacak olmasına karşı olduğunu kaydetti.

Şahali, sekron paralel bir yapının nasıl olduğunu anlatarak, Mağusa ve Girne limanında yapılan ihalelerin de şaibeli olduğunu ileri sürdü.

-İncirli

CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, “Dirençli Şehirler için yol haritası -yapılaması gerekenler” konusunda konuşma yaptı.
Halkın yaşanan depremlerden dolayı endişeli olduğunu dile getiren İncirli, ülkede dirençli şehirlerin yaratılması konusunda çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti.

Ekonomik krizin etkilerini dile getiren İncirli, ülkenin yaşadığı sağlık, ekonomik ve sosyal krizleri anlatarak, ülkenin kırılganlığı olduğunu kaydetti.
Dirençli toplum ve şehirler yaratılması konusunda hükümetin bu “yaşamsal önemli” işlerin farkında olmadığını dile getiren İncirli, küresel ısınmanın ülkedeki etkilerinin önemine dikkat çekerek, iklim krizinin daha ne kadar görmezden gelineceğini sordu ve ülkenin bu politikalardan yoksun yönetildiği görüşünü belirtti.

Şehirlerin savunmasız bırakılmaması gerektiğini dile getiren İncirli, bir deprem yaşanması halinde altyapıların durumunun ne olduğunun bilinmesi gerektiğini kaydetti.
Önemli olanın ülkenin bilim ile yönetilmesi olduğunu dile getiren İncirli, ülkenin yasalarının bilime karşı değiştirilememesi gerektiğini belirtti.

Meclisten dün geçen maaşlardan yapılacak kesintiyle ilgili yasanın takipçisi olacaklarını da dile getiren İncirli, bilime inanan, işbirliği yapabilen bir yönetime ihtiyaç olunduğunu kaydetti.

-Taçoy
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy söz alarak, yıllardır ülkede olması gereken konuların geçmişte de konuşulduğunu belirtti.

Paris Anlaşmasının mecliste onaylanmasıyla artık ülkede gözlerinin açık olması gerektiğini dile getiren Taçoy, KKTC sınırlarının dışındaki ülkelerin denizlerin korunması konusunda işbirliği yaptığını fakat buradaki çalışmaların kapsanmadığını kaydetti.
Yeşil alanın korunması ve sahiplenmesi konusuna önem verildiğini dile getiren Taçoy, binaların denetiminin hangi deprem yönetmeliğine göre yapılacağını sordu ve uzmanların tüm yönetmeliklere bakarak değerlendirmesi gerektiğini belirtti.

Kentsel dönüşümlere gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Taçoy, özellikle okullardaki binaların kontrol edilerek sağlamlaştırılması veya tekrar yapılması konusunda erken zamanda harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti.
Ülkede beş yıllık kalkınma planlarının UBP hükümetleri tarafından yapıldığını dile getiren Taçoy, Statistik Kurumunu oluşturarak istenilen veriler konusunda çalışılmaya başlandığını söyledi ve ülkenin kalkınması için de bu çalışmaların yapılması gerektiğini belirtti.

CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, tekrar söz alarak, iklim krizi ile ortak platformların dışında kalmanın doğru olmadığını söyledi.
Buradaki bu platformların içerisine girmek gerektiğine dikkat çekerek, geçiş kapılarının daha fazla açılması konusunda ısrarcı olunması gerektiğini kaydetti.

-Kürşat konuşmasını geri çekti

CTP Milletvekili Fide Kürşat, “Tarımsal üretimde sorunlar sarmalı” konulu güncel konuşmasını, Tarım Bakanı Dursun Oğuz’un salonda olmamasından dolayı, haftaya yapmak üzere geri çekti.

-Besim
CTP Milletvekili Filiz Besim “Sağlıkta planlama ve stratejilerde yapılan hatalar” konulu konuşma yaptı.
Besim, Sayıştaylığın, pandemi ile ilgili “çok değerli” olarak nitelediği bir raporu meclise sevk ettiğini dile getirdi.

Kriz dönemlerinde hazır olarak doğru yönetmenin hükümetlerin en önemli konularından biri olduğunu dile getiren Besim, pandemi döneminde meclise gönderilen raporu okumasının ardından, toplum olarak şu anda tehdit altında olunduğunu kaydetti.
Raporda, pandemi dönemi ile ilgili sağlık bakanlığında neler yapıldığı, karantina merkezlerinin nasıl yönetildiğiyle ilgili veriler yer aldığına işaret eden Besim, karantina merkezlerinin seçimindeki kriterlerin belli olmadığını belirtti.

Karantina merkezlerine ödenen paraların nereye göre olduğunu soran Besim, karantinaya giren kişilerin kayıtlarının da tam olmadığını, görev alan personelin de şemasının olmadığını, personelin sözlü gönderildiğini ve kayıt olmadığını kaydetti.

Sağlık Bakanlığı’nda düzgün kayıt tutulmamasından dolayı yapılan ödemelerin de düzgün olup olmadığının bilinmediğini dile getiren Besim, Sağlık ve Maliye Bakanlığı’ndan pandemi döneminde düzgün raporlama yapılmadığının da sayıştay raporlarından yazıldığını belirtti.

Yaşanan depremlerden dolayı alınan tedbirlerin olduğunu dile getiren Besim, hastanelerin sağlamlılık durumunun yapılıp yapılmadığını sorarak, bakanlığın planlarını anlatmasını istedi.

2019 yılından beri tarihi geçmiş ilaçların depolandığını dile getiren Besim, daha önce ilaçların gömüldüğünü fakat çağdaş dünyada çevre anlamında çok sakıncalı olması nedeniyle daha sonra geçirilen çevre yasasıyla bu imha yönteminin kalktığını söyledi. İmha merkezinin hayata geçmemesini de eleştirdi.

“Sağlık Bakanlığındaki 85 personelin bir yıldır sosyal güvenceden yoksun çalıştığını” dile getiren Besim, sağlık emekçilerinin haklarının bir yıldır verilmediğini belirtti.

-Altuğra

Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra eleştirileri yanıtladığı konuşmasında , Sayıştaş raporuyla ilgili yapılan konuşmayı çok önemsediğini söyledi.
Şeffaf ve dürüst çalışma bilincine sahip çalışmalar yürüttüğünü dile getiren Altuğra, o dönemin sağlık ve maliye bakanlarının bu konuda açıklama yapmasını istedi.

İstatistiki bilgi ve arşive önem verdiklerini dile getiren Altuğra, kendi dönemlerinde kadrolu bir memurun bu görevi şu anda yaptığını söyledi. Pandemi döneminde yapılan görevlerin tutanaklarının tutulmasının zorunlu olduğunu ve devletin kasasının korunmak zorunda olunduğunu belirtti.

Bugün sağlıkta bir TL’yi bulmak ve doğru düzgün harcamak adına ter döktüklerini dile getiren Altuğra, “en iyi miras karakterimizdir” mantığıyla hareket ettiklerini söyledi.

Tarihi geçmiş ilaç sorunlarının yaşandığını dile getiren Altuğra, ilaçların tutulduğu binanın kapısı ve penceresinin tadil edildiğini ve oradaki ilaçların imha edilmesi için tek bir adres olduğunu fakat burası için de ciddi bir rakam istendiğini kaydetti.
Devlet laboratuvarının tadil edilmesi ve ilaçların imha edilmesi konusunda ciddi bütçe gerektiği, bu konuda çalışmalar yaptıklarını dile getiren Altuğra, paranın da yakında serbest bırakılacağı müjdesini verdi.

Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte “gururla” çalıştığını dile getiren Altuğra, çalışan insanların sosyal haklarının ve güvencesinin yapılması gerektiğini söyledi ve sorunun giderilmesi için de ciddi çalışmaların yapıldığını kaydetti.

-Besim
CTP Milletvekili Filiz Besim de tekrar söz alarak, pandemi döneminde UBP’nin o görevlerde olduğunu belirtti ve politikaların devlet politikası mantığıyla yapılması gerektiğini kaydetti.

Sağlığın siyaset üstü yapılması gerektiğini dile getiren Besim, ayrıca tarihi geçmiş ilaç imhasıyla ilgili bütçede böyle bir kaynak göremediğini söyledi ve dört yıldır olan bu sorunun çözümü için tek kuruş para ayrılmamasını eleştirdi.
Bunun üzerine Sağlık Bakanı İzlem Altuğra, çözüm üretmek için elinden geleni yaptığını vurguladı.