Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ekonomi ve sağlık da konuşuldu.
Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, CTP milletvekili Salahi Şahiner’i yanıtladığı konuşmasında, yaklaşık üç yıldır bu görevde olduğunu anımsatarak, bakanlığın teknolojik alt yapısını güçlendirmeye başladıklarını ifade etti.
Amcaoğlu, aylık 25 milyon litrelik hacmi olduğu tahmin edilen akaryakıt otomasyonu sistemine değinerek, sistemin tam anlamıyla çalışmaya başlamasının ardından hacmin minimum 42 milyon litre olduğunun görüldüğünü söyledi.
Amcaoğlu, bu sistem sayesinde yıllık yaklaşık 450 ile 500 milyon dolarlık akaryakıtı kontrol edebilme şansını elde ettiklerini ifade etti.
Olgun Amcaoğlu, Fiyat İstikrar Fonu’nu kullandıklarını, bir yıldır 36 TL olan dizel yakıtın hala daha aynı fiyatta olduğunu söyledi.
“380 bin dolar vererek yapmış olduğumuz teknolojik alt yapıyla 500 milyon dolarlık bir sistemi takip edebilme şansı elde ettik” diye konuşan Amcaoğlu, bu sistem sayesinde işletmeleri, istasyonları, tedarikçileri ve tüketiciyi koruma şansı da elde ettiklerini kaydetti.
Bir benzerini sıvı gazda yaptıklarını belirten Amcaoğlu, Türkiye’den ve Güney’den fiyatları paylaşarak KKTC’de 10 kilogramlık tüp gazın 500 TL’den satıldığını ifade etti.
Amcaoğlu, “Devlet kazancından geri durmasın, insanların cebinden daha fazla para çıkmasın, işletmeler daha fazla girdi maliyetine maruz kalmasın diye altyapıları güçlendirdik” dedi.
Ürün Güvenliği Laboratuvarı’nın imzalarının bugün atılmasının hedeflendiğini de açıklayan Amcaoğlu, bunun Kıbrıs’ta bir ilk olacağını, Avrupa Birliği makamlarının da ihtiyaçları giderip eğitimleri vereceğini söyledi.
Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, “Bundan sonra ülkeye girecek gıda ve ilaç dışındaki tüm materyaller, akredite olmuş belgelerle girebilme şansı ve ihracat yapılacak olanların dünyaya gidebilmesinin alt yapısı tamamlanmış olacak” dedi.
Elektronik Etiket Uygulaması konusuna da değinen Amcaoğlu, marketlerden başlanacağını ama bunun sadece marketlere uygulanmayacağını söyledi.
2 Mayıs itibarıyla 79 üründe, 4 bin çeşitte bilgilerin kendilerine gelmeye başlayacağını ifade eden Amcaoğlu, bunların raporlanacağını, gümrük vergileri, katma değer vergisi gibi uygulamalarda bir hata yapılıyorsa bunların düzeltilebileceğini dile getirdi.
Amcaoğlu, konuşmasında Güvercinlik Üçüncü Etap Sanayi Bölgesine de değinerek, TC Sanayi Bakanı’nın yarın KKTC’ye geleceğini, bu proje ile sunumu da dinleyeceğini söyledi.
“Yaklaşık 900 bin dönümlük arazide, toplamda 1,5 milyon metrekarelik arazide ülkede olmayan bir konseptle yeni bir sanayi bölgesi inşaatının temelleri atılacak” diyen Amcaoğlu, bu çalışmayla ilgili de bilgi verdi.
Sebze ve meyve hallerine de değinen Amcaoğlu, “Hedefimiz haziran sonu itibarıyla sebze meyve halleri için ihalelerin imza aşamasına getirilmesidir” dedi.
Amacaoğlu, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın sorumluluğunu dünyadaki gerçekleri de dikkate alarak yerine getireceğini belirterek, kimsenin bundan şüphe duymamasını istedi.
Amcaoğlu, “Doğru planlama ve politikalarla yolumuza devam ediyoruz” dedi.
-İncirli
CTP milletvekili Sıla Usar İncirli de genel kurulda konuşma yaptı.
İncirli, 13 Şubat 1978 tarihli Bozkurt gazetesinden bir haberi Meclis kürsüsünden okuyarak, Cumhuriyet Meclisi binasının ve Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin bu tarihte törenle hizmete girdiği anımsattı.
1978’de Kıbrıslı Türklerin ev sahibi olduğunu ifade eden İncirli, “Şu anda kim ev sahibi kim misafir belli değil” diye konuştu.
İncirli, 5 Mayıs’tan itibaren yeni meclis binasına gidileceğini ancak yeni hastaneden bir haber olmadığını ifade ederek, savaştan çıkmış bir halkın 1978’li yıllarda neler başardığına dikkat çekti.
İncirli, “Biz bugüne kadar neleri başardık, ülkeye neler kazandırdık, neler kaybettirdik, bugün bunların hesaplaşması için girmeliyiz… Bunlar bize ışık olmalı” dedi.
İncirli, ülkede kötü ve yetersiz yönetim olduğunu savunarak, 1973’te kurulan, ülkenin öz varlığı Binboğa’nın “batırıldığını, çek yasağına girdiğini” söyledi.
Binboğa’nın ne zaman çek yasağından çıkacağını soran Sıla Usar İncirli, “Kurumları istismar etmekten vazgeçin. Şeffaflıktan, hesap vermekten korkmayın. Kurumları bu şekilde yönetmeye devam ederseniz iki yakamız bir araya gelmeyecek” dedi.
-Besim
CTP milletvekili Filiz Besim de Genel Kurulda söz aldı.
Cumhuriyet Meclisi’nde bugün son toplantının yapıldığını anımsatan Besim, “Bugüne tanıklık ederken üzgünüm, hüzünlüyüm” dedi.
Kıbrıslı Türklerin ihtiyaçlarına göre yatırımlar yapılması gerektiğine işaret eden Besim, “Keşke yeni meclis binası yerine yeni hastanenin, yeni okulların kurdelesini kesebilseydik. Keşke yol güvenliği ile ilgili kalıcı projeler üretebilsek, kentsel arıtma sistemi kurabilseydik” dedi.
Besim, tarihi meclis binasının iyi değerlendirilmesini de istedi.
Filiz Besim, sağlıkta gelinen noktanın “çöküş” olduğunu da savunarak, Sağlık Bakanı’nın son dönemde algı yönetme gayreti içine girdiğini söyledi.
Besim, Sağlık Bakanı’nın sağlıktaki bazı paydaş dernekleri yanına alıp kendi lehine açıklama yaptırdığını savundu.
Besim, “İnsanlar senelerdir bitmeyen hastaneleri anlatmanızdan sıkıldı” diyerek, sağlıkta ihalelerin düzgün yapılamadığını, ilaç takip sisteminin kurulamadığını, ilaç israfının önüne geçilemediğini, doğrudan alıma büyük paralar harcandığını savundu.
Bu haftanın aşı haftası olduğunu da anımsatan Besim, Hakan Dinçyürek’in HPV aşılarıyla ilgili açıklamalarını anımsatarak, “4 ay geçti HPV aşıları ne oldu?” diye sordu.
-Dinçyürek
Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, Besim’i yanıtladığı konuşmasında, her hafta aynı konuların farklı farklı cümlelerle gündeme getirildiğini söyleyerek, muhalefeti eleştirdi.
Dinçyürek, “Güneş balçıkla sıvanamaz. Bu güneş UBP’dir, bu güneş Sağlık Bakanlığıdır” dedi.
Sağlık Bakanı Dinçyürek, okulların, yolların, sağlık merkezlerinin, hastanelerin yapıldığını, yapılmaya da devam edileceğini belirterek, Filiz Besim’in “keşke” diye başlayan cümlelerini eleştirdi.
Sağlık Bakanı Dinçyürek, “Maraş Sağlık Merkezi bitti. Açacağız. Değirmenlik Sağlık Merkezi bitti. Lapta Sağlık Merkezi bitti. 9 yıldır olmayan Devlet Laboratuvarı’nın inşaatı devam ediyor. Yeni Girne Devlet hastanesi birkaç aya bitecek. 17 milyon dolar iç mefruşat ve tıbbi cihaz donanımı için kaynak yarattık. Biz yaptık. Güzelyurt’taki hastane başladı ve devam ediyor. Biz yeni projeleri de hayata koyduk. Dikmen’e ve Gönyeli’ye sağlık merkezi yapıyoruz. Siz hayal edemediniz ama biz yaptık” dedi.
Dinçyürek, yeni Lefkoşa Devlet Hastanesi ile ilgili Türkiye’de protokol imzalandığını, çok kısa sürede inşaatın başladığının görüleceğini ifade ederek, hükümet ne yaparsa yapsın muhalefetin bunu kabul etmediğini söyledi.
Dinçyürek, “Allah razı olsun diyemiyorsunuz. Biz buna alıştık…” diye konuştu.
HPV aşıları için kaynak yaratıldığını, aşıların bu hafta içinde İlaç Eczacılık Dairesi’ne teslim edildiğini de açıklayan Dinçyürek, 13 yaş grubundan başlayarak ailelerin de onayıyla bu aşıların çocuklara yapılacağını söyledi.
İlaç takip sistemi konusundaki eleştirileri de yanıtlayan Sağlık Bakanı, ilaç takip sisteminin olmazsa olmaz koşulunun otomasyon ve yasal düzenleme olduğunu anımsatarak, bu konuda gelinen sürece işaret etti.
Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, Besim’in “Sağlık Bakanı paydaş sivil toplum örgütlerine demeç verdiriyor” iddiasına da değinerek, “Külliyen yalan” dedi.
Türkiye Sağlık Bakanı ile görüştüğünü, bu görüşmede ilaç tedarikinde gecikmelerin önüne nasıl geçileceği konusunun masaya yatırıldığını dile getiren Dinçyürek, ihalelerdeki şartların değiştirilmesini ve gecikmelerde bir takım cezai yaptırımların gündeme getirilmesini konuştuklarını ifade etti.
Yeniden kürsüye çıkan Filiz Besim, Sağlık Bakanı’nın cevaplarının halk nazarında bir şey ifade etmediğini savunarak, Sağlık Bakanı’ndan daha önce sunduğu iki soru önergesine yanıt vermesini istedi.