Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Konusundaki Kişisel Temsilcisi María Angela Holguin Cuellar Kıbrıs’ta temaslarda bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, göreve getirildikten sonra Ada’ya ilk ziyaretini gerçekleştiren Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Holguin’i Cumhurbaşkanlığında kabul etti.
İki saat süren görüşmenin ardından açıklama yapan Holguin, Cumhurbaşkanı Tatar ile iyi bir toplantı gerçekleştirdiklerini kaydetti.
“Buraya ortak bir zemin bulma çabası yolunda yardım etmek için geldim” diyen Holguin, sivil toplum örgütlerini dinleyip ihtiyaçlarını ve isteklerini öğreneceğini söyledi.
“Kolombiya’da öğrendiğim buydu, yalnızca liderleri değil halkı ve sivil toplum örgütlerini dinlemek ve onların ne istediklerini anlamak” diyen Holguin açıklamasında “Geçmişteki çabaları görüyor ve anlıyorum, şimdi geleceği düşünme zamanı” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise görüşmede daha fazla kendisinin konuştuğunu Holguin’in ise dinlediğini kaydetti.
Tatar “Kıbrıs meselesi uluslararası ve yıllarca süren bir sorun. Kendisine geçmişimizi anlattım. Bu adada yaşananları anlattım. Kıbrıs Türk halkının uğradığı haksızlıkları anlattım. 1963 öncesini anlattım” dedi.
Kıbrıs meselesinin bazılarının iddia ettiği gibi 50 yıl değil, 60 yıldır devam ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar,Holguin’e Kıbrıs Türk halkının hala acımasız ambargolar, izolasyonlar ve ciddi anlamda kısıtlamalarla mücadele ettiğini anlattığını söyledi.
Görüşmede son günlerde gündemde olan mal satışları ile ilgili dava konusunu da gündeme getirdiğini belirten Tatar,“İnsanları tedirgin etmenin hiçbir anlamı yok. Burada Taşınmaz Mal Komisyonu var.” diye konuştu.
“Ortak zemin aramaya gelmişse, Kişisel Temsilcinin tüm bu konular hakkında da bilgisi olması gerektir” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, ortak zemin olabilmesi için egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün olması gerektiğini vurguladı.Tatar, yıllarca federal temelde bir çözüm bulabilmek için süren müzakerelerin boşa çıktığını, çünkü karşı tarafın zenginlikleri ve yönetimi eşitlik temelinde Kıbrıs Türkü ile paylaşmak istemediğini ifade etti.
Rumların tek taraflı olarak AB’ye alınmasının uluslararası anlaşmalara aykırı olduğunu anımsatan Tatar, “Kıbrıs’ta adil kalıcı bir anlaşma olabilmesi için Kıbrıs Türk halkının var olan egemenliğinin kabul edilmesi gerekmektedir. AB’ye girmeden önce belki federal temelde bir müzakere süreci götürülebilirdi ancak Rum tarafının AB’ye girmesi ve özellikle Türkiye Cumhuriyeti’nin AB’nin dışında kalması ile artık bizlerin egemenliğinin tescil edilmesi esastır. Bundan geri adım atmamız mümkün değildir. Eşit uluslararası statü iki devletin işbirliği anlamındadır. Tanınmayabiliriz ama buradaki devletin varlığını hiç kimse inkar edemez” diye konuştu.
Kişisel temsilcinin ortak zemin olup olmadığı konusunda çalışmalar yürüteceğini, Atina, Londra ve Ankara’da görüşmeler yapacağını kaydeden Tatar, temsilcinin Mart ayı içinde yeniden adaya dönerek liderlerle görüşeceğini belirtti.
Holguin’e çalışmalarında başarı dileyen Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının pozisyonunun net olduğunu ve geri adım atmanın söz konusu olmadığını vurguladı.
Bir soru üzerine; seçildikten sonra ortaya koyduğu yeni siyasetin Türkiye tarafından da benimsendiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilirse tekrar müzakere masasına geleceğimiz yönündeki pozisyonumuzda kararlıyız. Beni Hristodulidis ile bir masaya çekmek ve Crans Montana’dan kalındığı yerden devam ediyormuş gibi bir algı yaratmak kabul edebileceğimiz bir şey değildir” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kişisel Temsilci Holguin’i başarılı olmak istiyorsa tarafsız olması gerektiği konusunda uyardığını da belirtti.